2025 yılına yaklaşırken, şifreleme para endüstrisi benzeri görülmemiş bir düzenleyici dönüşümle karşı karşıya. Avrupa Birliği'nin MiCA düzenlemesi, borsa için sıkı bir siber güvenlik denetimi ve gerçek zamanlı izleme gereksinimleri getirdi. Ancak şu anda Avrupa'daki borsaların yalnızca beşte biri bu yeni standartlara tamamen uymaktadır, bu da uyum sağlamanın zorluğunu vurgulamaktadır.

Bu arada, ABD'nin düzenleyici stratejisi de önemli bir dönüşüm geçirdi. Önceki kapsamlı baskıdan, fidye yazılımları ve dolandırıcılık gibi suç faaliyetlerine yönelik hedefli düzenlemelere daha fazla odaklanmaya geçti. Aynı zamanda, ABD, stabilcoin piyasasını düzenlemek için "GENIUS Yasası"nın hazırlanmasıyla birlikte normatif bir yönetim uygulamaya başladı.

Bu düzenleyici dalga, şifreleme sektöründeki işletmelerin üçte ikisinin güvenlik yatırımlarını artırmalarını sağladı. Ancak aynı zamanda, uyum maliyetlerindeki artış, Avrupa Birliği'ndeki küçük ve orta ölçekli platformların beşte birinin hayatta kalma krizine girmesine ve potansiyel kapatma riskleriyle karşı karşıya kalmasına neden oldu.

Şifreleme para yatırımcıları için bu düzenleyici ortamda meydana gelen değişiklikler yeni değerlendirme unsurları da getirmiştir. Platformun SAFU fonunun büyüklüğü ve uyum nitelikleri, artık yalnızca getirileri aşarak yatırımcıların borsa seçerken birincil değerlendirme unsuru haline gelmektedir.

Bu dizi değişiklik, şifreleme para endüstrisinin kritik bir dönüşüm döneminden geçtiğini göstermektedir. Artan katı düzenleyici ortamda yenilikçi enerjiyi nasıl koruyabilirken, aynı zamanda uyumlu bir şekilde faaliyet göstereceği, önümüzdeki yıllarda sektör katılımcılarının karşılaşacağı başlıca zorluk olacaktır. Bu ikisini başarıyla dengeleyebilen işletmeler, bu yeni çağın şifreleme para piyasasında öne çıkabilecektir.