Son zamanlarda piyasada gözden kaçabilecek bir sinyal ortaya çıktı: Japonya 21,3 trilyon yenlik bir ekonomik teşvik paketi açıkladı. İlk bakışta olumlu görünüyor, ancak detaylı düşününce iş o kadar basit olmayabilir.
Son onlarca yıldır, dünya genelinde birçok kurum Japon yeni taşıma işlemiyle ilgileniyordu—Japonya'dan çok düşük faizle borçlanıp, bu parayı daha yüksek getirili varlıklara yatırıyorlardı. Bu yöntemin temeli, Japonya'nın uzun vadeli sıfır faiz politikasına dayanıyordu. Ama şimdi durum değişti; Japonya'nın 20 yıllık devlet tahvili getirisi %2,8'e, 40 yıllık ise %3,7'ye fırladı. Borçlanma maliyeti artınca, bu taşıma işlemlerine dayanan sermaye doğal olarak yeniden hesap yapmaya başladı.
Zaman çizelgesi de oldukça ilginç. 1 Aralık'ta Fed bilanço daraltmayı durdurdu, 4'ünde Ethereum'da önemli bir yükseltme var, 18'inde ise Fed'in faiz indirimi kararı açıklanacak. Bu üç önemli gelişme yan yana geldiğinde, likidite ortamının gerçekten değişmekte olduğu görülüyor.
ETH ve BTC'nin son dönemdeki dalgalanmaları, bir bakıma bu makro ayarlamanın küçük bir yansıması. Kaldıraçlı pozisyonlar tasfiye ediliyor, piyasa hissiyatı da oldukça temkinli. Bazı tecrübeli yatırımcılar şimdiden pozisyonlarını küçültüp nakit oranını %50'nin üzerine çıkardı; Aralık'taki bu kritik anlar geçene kadar beklemeye geçti.
Şimdi dipten alım yapmak mı? Tamamen imkânsız değil, ama en azından neye oynadığını netleştirmek gerek. Politika değişiminin hızına mı, yoksa teknik yükseltmelerin yeni bir anlatı yaratacağına mı güveniyorsun? Eğer bunların hiçbirine net cevap veremiyorsan, hafif pozisyonlarla piyasayı izlemek daha mantıklı bir seçenek olabilir.
Sonuçta, piyasada hiçbir zaman fırsat eksik olmaz; eksik olan, fırsatı bekleyecek sabırdır. Bu likidite yeniden yapılanması daha bitmedi, önümüzdeki birkaç hafta asıl belirleyici olacak.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
7 Likes
Reward
7
5
Repost
Share
Comment
0/400
GasFeeTherapist
· 8h ago
Japon Yeni carry trade patlaması aslında çok önceden görülmeliydi, şimdi farkına varanların hepsi zarara uğrayacak. Aralık ayındaki bu dalga için gerçekten psikolojik olarak hazırlıklı olmak gerekiyor.
View OriginalReply0
OldLeekNewSickle
· 8h ago
Japon Yeni carry trade’i bu sefer patladı... Açıkçası büyük sermaye yeniden pozisyon alıyor, biz küçük yatırımcılar ise sadece peşlerinden sallanıyoruz.
View OriginalReply0
IronHeadMiner
· 8h ago
Japon yeni carry trade'i gerçekten patlarsa her şey çöker, bu likidite yeniden yapılanması daha yeni başladı.
View OriginalReply0
NightAirdropper
· 9h ago
Japon Yeni faiz arbitrajı gerçekten kolayca göz ardı edilebiliyor, borçlanma maliyeti yükseldiği anda işler tamamen değişiyor.
View OriginalReply0
TokenSleuth
· 9h ago
Japon yeni carry trade büyük platformu çöktüğünde, dalgalı kaldıraç pozisyonları doğrudan çöküyor, bu sefer gerçekten biraz beklemek gerekiyor.
Son zamanlarda piyasada gözden kaçabilecek bir sinyal ortaya çıktı: Japonya 21,3 trilyon yenlik bir ekonomik teşvik paketi açıkladı. İlk bakışta olumlu görünüyor, ancak detaylı düşününce iş o kadar basit olmayabilir.
Son onlarca yıldır, dünya genelinde birçok kurum Japon yeni taşıma işlemiyle ilgileniyordu—Japonya'dan çok düşük faizle borçlanıp, bu parayı daha yüksek getirili varlıklara yatırıyorlardı. Bu yöntemin temeli, Japonya'nın uzun vadeli sıfır faiz politikasına dayanıyordu. Ama şimdi durum değişti; Japonya'nın 20 yıllık devlet tahvili getirisi %2,8'e, 40 yıllık ise %3,7'ye fırladı. Borçlanma maliyeti artınca, bu taşıma işlemlerine dayanan sermaye doğal olarak yeniden hesap yapmaya başladı.
Zaman çizelgesi de oldukça ilginç. 1 Aralık'ta Fed bilanço daraltmayı durdurdu, 4'ünde Ethereum'da önemli bir yükseltme var, 18'inde ise Fed'in faiz indirimi kararı açıklanacak. Bu üç önemli gelişme yan yana geldiğinde, likidite ortamının gerçekten değişmekte olduğu görülüyor.
ETH ve BTC'nin son dönemdeki dalgalanmaları, bir bakıma bu makro ayarlamanın küçük bir yansıması. Kaldıraçlı pozisyonlar tasfiye ediliyor, piyasa hissiyatı da oldukça temkinli. Bazı tecrübeli yatırımcılar şimdiden pozisyonlarını küçültüp nakit oranını %50'nin üzerine çıkardı; Aralık'taki bu kritik anlar geçene kadar beklemeye geçti.
Şimdi dipten alım yapmak mı? Tamamen imkânsız değil, ama en azından neye oynadığını netleştirmek gerek. Politika değişiminin hızına mı, yoksa teknik yükseltmelerin yeni bir anlatı yaratacağına mı güveniyorsun? Eğer bunların hiçbirine net cevap veremiyorsan, hafif pozisyonlarla piyasayı izlemek daha mantıklı bir seçenek olabilir.
Sonuçta, piyasada hiçbir zaman fırsat eksik olmaz; eksik olan, fırsatı bekleyecek sabırdır. Bu likidite yeniden yapılanması daha bitmedi, önümüzdeki birkaç hafta asıl belirleyici olacak.